Pozitif Düşünme Alışkanlığı Edinmenin 6 Yolu

Mutlu olmak, hayatımızın en büyük amacı. Attığımız her bir adımı aslında mutlu olmak için atıyoruz. Yeni bir işe girerek kariyerimize katkı yaptığımızda, farklı bir şehre taşındığımızda veya kendimizi ödüllendirmek için bir yemeğe çıktığımızda amacımız hep aynı: Mutluluk. Ama mutluluk dediğimiz süreç biliyoruz ki sürekli değil. Çünkü hayat; değişimler, aşılması gereken zorluklar ve yeni yollar ile dolu. Bu zor yollardan geçerken olumsuz düşüncelere kapılmamak ise kaçınılmaz. Ancak hedefe ulaşıldığında da bu olumsuz düşünceleri sürdürmek veya sürdürmemek, sizin elinizde. 

Olumsuz düşünceler, attığınız her bir adımın daha da zorlayıcı olmasına neden olur. İş, sosyal hayat, arkadaşlıklar, ilişkiler derken hayatta zaten geçilmesi gereken pek çok sınav ve aşılması gereken zorluklar var. Peki, kim bu yoğun ve karmaşık düzende düşünceler denizinde boğulup kendini daha fazla zora sokmak ister ki…

O halde pozitif düşünme alışkanlığı edinmenin ve düşünceleriniz ile baş etmenin zamanı geldi. Haydi, düşüncelerinizi kontrol altında tutabilmek için hayatınıza entegre edebileceğiniz pozitif düşünme yöntemleri ile mutluluğa birlikte bir adım daha yaklaşalım.

Duygularınızı İfade Edin 

Bir olay karşısında pek çok duyguyu bir arada yaşayabilirsiniz. Sini rlenmek ve mutsuz olmak da mutlu olmak kadar doğal. Ancak önemli olan, hissettiğiniz duyguları kabul ederek onlardan kaçınmak yerine duygularınızı ifade edebilmek. Duygularınızı hissettiğiniz anda ifade edebilmek hem rahatlamanız hem de olaylara karşı tutumunuzu anlamanız için atmanız gereken ilk adımdır. 

Negatif duygularınızı içinizde tutmak, sadece olayların etkisini daha da büyütür. Bu da negatif düşüncelerin aklınızı kurcalamasına ve olumlu duygulara odaklanamamanıza neden olur. Daha sonrasında yaşayacağınız mutlulukları bastırmamak için yaşadığınız her bir hissin önemli olduğunu unutmayın.

Zorlukları Kabul Edin 

Olumsuz durumlar hayatta herkesin başına gelir. Hatta kimi zaman peş peşe yaşanan olumsuzluklar olabilir. Ama bu durum, sonrasında da böyle devam edeceği anlamına gelmez. Yaşanan her zorlukta kendinizi bütün okların hedefi olan bir kurban olarak görmek, olumsuzluğu geçirmez. Aksine büyütür. Bu düşüncenin karşısında olup zorlukları kabul ederek yolculuğunuzda karşınıza çıkan tümseği nasıl geçeceğinize odaklanmalısınız. 

Gerçek şu ki üzülmek için her zaman geçerli nedenleriniz olacak. Çünkü hayat böyle işliyor. Ancak zor durumların olumsuzluklarına çok fazla odaklanmak, karamsarlığa ve mutsuzluğa giden bir yol. Kendinize güvenerek “Bu zorluklar ile başa çıkabilirim.” demek ise karamsarlığa sürükleyen yolu kapatarak çözüm yollarını açan bir harita.

Çözüm Yollarınızı Gözden Geçirin 

Herkes hata yapabilir. Ancak aynı hatayı tekrarlamak; artık hata değil, sorunları düzeltme karşısında oluşturulan bir dirençtir. Bu direnci kırmak için attığınız adımları ve sorunlar karşısında uyguladığınız çözüm yollarını gözden geçirmelisiniz. Eğer sürekli sizi karamsarlığa sürükleyen yolları tercih ediyorsanız artık rotanızı değiştirmenin zamanı demektir.

Yeni yollar denemek korkutucu gelebilir. Çünkü alışkanlıklar ile ördüğünüz direnci kırmanız ve konfor alanınızdan uzaklaşmanız gerekli. Tabii ki “Farklı bir çözüm mutlaka başarılı olacak.” diye bir kural yok. Ama direnciniz ile verdiğiniz bu mücadele, zorluklara karşı daha esnek bir tutum sergilemenize ve düştüğünüzde hızlı kalkabilmenize yardımcı olur. 

Olumsuz İfadelerden Uzak Durun

Her yeni deneyim, keşfedilecek yeni bir macera. Bu maceraya atılırken düşünceleriniz “Yapamayacağım. Başaramayacağım.” şeklinde ilerlerliyorsa kendinize yönelttiğiniz bu olumsuz ifadelerden uzak durmanızda fayda var. Kendi kendine konuşmada ifadenin önemi üzerine yapılan bir araştırma, konuşmada negatif ifadelerden uzak durmanın; duyguları, düşünceleri ve davranışları düzenleme konusunda etkili olduğunu gösteriyor. Yani olumsuz ifadelerle daha çok olumsuzluk yaşamanız muhtemel. 

Aynı durum, yaşadığınız olayları yorumlarken de geçerli. Bazen en ağır eleştiriler başkaları tarafından değil, kendimizden geliyor. Bunun bir alışkanlık haline gelmemesi için kendinize yönelttiğiniz olumsuz ifadeleri durdurmalı ve kendi kendinize de olsa olumlu konuşmayı alışkanlık haline getirmelisiniz. Olumlu Düşünmenin Gücü kitabının yazarı Norman Vincent Peale’ın de dediği gibi “Bir engelle karşılaştığınız zaman şikayette bulunarak sızlanmak yerine onu cesurca göğüsleyin.”

Geçmişe Takılıp Kalmayın 

Geçmişi düşündüğünüzde sizi mutlu hissettiren ya da üzen birçok olay yaşadınız. Ancak onların geçmişte kaldığını ve sizin için değerli olanın şu an olduğunu unutmayın. Geçmişe bağlı kalmak, şu anda sahip olduğunuz değerleri görmenize engel olabilir. Olumlu düşünmek için geçmişten aldığınız dersleri cebinize koyarak yola devam etmeniz gerekli. Geçmiş ve gelecek kaygılarından arınmak ve şimdiki zamana odaklanmak için mindfulness pratiklerini deneyebilirsiniz.

Uyku Düzeninize Dikkat Edin 

Sürekli yorgun ve uykusuz olmak sizi daha negatif ve mutsuz bir insan yapabilir. Düşünün ki yorgunsunuz ve o gün içerisinde bitirmeniz gereken işler var. Bu işleri yapmaya enerjiniz olmadığından “Yapamayacağım.” gibi negatif düşünceler aklınızı kurcalamaya başlar. Oysa uykunuzu almışsanız ve enerjiniz yüksekse günlük rutininize devam etmek, kendinizi motive etmek daha kolay. 

Düzenli uyku sadece pozitif düşüncenin temellerinden biri değil, fiziksel ve mental sağlığınız için de oldukça önemli. Düzenli uykunun sağladığı faydalar ile daha sağlıklı bir bünyeye ve psikolojiye sahip olmak mümkün. Araştırmalara göre aynı durum pozitif bakış açısı için de geçerli. Rochester Üniversitesi tarafından sağlık ve iyimserlik bağlantısı üzerine yapılan pek çok araştırma analiz edildiğinde, olumlu düşünme alışkanlığının sağlık üzerinde olumlu etki yarattığı ortaya çıkmıştır. Kısacası sağlıklı yaşamın sırrı, düzenli uyku ve pozitif düşünceden geçiyor diyebiliriz. 

Biliyoruz ki pozitif düşünme alışkanlığı edinmeyi sağlayan tüm bu yöntemleri anlatmak kolay olsa da hayata entegre ederek süreklilik kazandırmak oldukça zor. Hele kendinizi bir süredir mutsuz ve karamsar hissettiğiniz bir dönemdeyseniz bu dönemi atlatmak için profesyonel yardım almaktan çekinmeyin. Hayatınızda mutsuzluğa neden olan noktaları çıkarmanız, daha sonrasında geliştireceğiniz olumlu düşünceler için önemli bir adım. Eğer bu dönemde mutsuzluğunuzu besleyen çalışma hayatınız ve işteki performansınız ise tükenmiş olabilirsiniz. “Çalışma Hayatında Tükenmişlik Sendromu” yazımızı okuyarak bu konu hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.

MAPFRE Sigorta

İpucuSağlık